Her yerde çok telbiye getirmenin müstehab olduğunu daha evvel gördük. Burası (Müzdelife) ise bu yerlerin en mühimlerindendir. Bunun için burada çokça Kur’ân okumalı ve çok dua etmelidir.
Lâ ilahe illallahu vallahu ekber. “[Allah’dan başka ilâh yoktur ve Allah en büyüktür]” demek ve bunu tekrar etmek müstehabdır. Bunun gibi,
ileyke allahümme erğabü ve iyyâke ercû fetekabbel nüsükî ve veffıknî verzüknî fihi minel hayri eksera mâ atlubu velâ tühayyibnîîn-neke entallahul cevâdül kerim.
“[Allahım! Sana rağbet ediyorum ve senden umuyorum. Haccımı kabul et, bana muvaffakiyet ver ve bu ibadetten dolayı, bana istediğimden daha çok hayır ver ve ümidlerimi bozup gayretimi boşa çıkarma. Şüphesiz ki, sen cömert ve kerem sahibisin.]” demek de müstehabdır.
Bu gece bayram gecesidir. Bunu, zikir ve namazla ihya etmenin fazileti bayram zikirleri bahsinde geçti. Burada ayrıca gecenin şerefine yerin şerefi, bunun Harem’de ve ihramda ve hacıların toplanma yerinde olmasının şerefi ve bunun, şerefli mevki olan Arafat’taki büyük ibadet ve kıymetli dualardan sonra olmasının şerefi eklenmiştir.
Allah Teâlâ: “Arafat’dan (orada “vakfe” sonra seller gibi) boşanıp (elbirlik) akdığınız zaman Meş’ar-i Haram’ın yanında Allah’ı zikredin. O, size nasıl hidayet ettiyse siz de Onu öylece anın. (Bilirsiniz ya) siz bundan euuel gerçek sapıklardandınız”^ buyurmuştur.
Müzdelife’deki gecede dua, zikir, telbiye ve Kur’ân kıraatini fazlaca yapmak müstehabdır. Çünkü, bundan evvel de söylediğimiz gibi, bu büyük bir gecedir.Burada zikredilen dualardan bir tanesi şudur:
Allahümme innî es’elüke en terzükanhi fi hazel mekânı cevâmi’al hayri küllihi ve en tüsliha şe’nî küllehu, ve en tasrife annişşerra kül-lehü, feinnehu lâ yef’alü zâlike gayrüke velâ yecûdü bihi illâ ente.
“[Allahım! Senden, bütün hayırların en şümullülerini bana bu yerde rızık etmeni, bütün işlerimi ıslah etmeni ve bütün serleri benden çevirmeni isterim. Şüphesiz ki, bunları senden başkası yapamaz ve bunlarla ancak sen cömertlik edersin.]”
Bu gün sabah namazı kılınacağı zaman onu, vaktinin evvelinde ve oldukça erken kılmalı, sonra Meş’ar-i Haram’a yürümelidir. Bu, Müz-delife’nin sonunda “Kuzah” denilen küçük bir dağdır. Üstüne çıkmak imkanı bulunursa çıkmalı, yoksa altında Kıble’ye dönük olarak durup Allah Teâlâ’ya hamd etmeli, tekbir, tehlil, tevhid ve teşbihlerle çokça telbiye ve dua etmelidir, şöyle demek müstehabdır:
Allahümme kemâ vekkaftenâ fihi ve eraytenâ iyyâhü feveffıknâ li-zikrike kema hedeytenâ vağfir lenâ verhamnâ kemâ va’adtenâ bi-kavlike ve kavlükel hakku feiza efaztüm min arafâtin fezkürüllahe ındel meş’aril harami vezkurûhü kemâ hedaküm ve in küntüm min kablihi leminez zâalliyn, sümme efizu min haysü efazan nâsi ves-tağfirullahe innallahe ğafûrurrahıym.
“[Allahım! Bizi bu yerde durdurduğum ve onu bize gösterdiğin gib.i bize hidayet ettiğin şekilde seni zikretmemiz için bize muvaffakiyet ver ve, “Arafat’tan indiğiniz zaman Meş’ar-i Haram’da Allah’ı anınız ve size gösterdiği gibi O’nu zikrediniz. Şüphesiz ki, siz bundan evvel yanlış yol tutanlardansınız. Sonra halkın dağıldığı yerden dağıtınız ve Allah’dan mağfiret isteyiniz. Muhakkak ki O, affedici ve merhamet sahibidir” sözünle -ki sözün haktır- ve bize va’d ettiğin gibi bizi affet ve bize merhamet et.]” Ve:
Rabbena âtinâ fiddünyâ haseneten ve fil âhirati haseneten ve kına azâbennâr sözü de fazlaca söylenmelidir. Şöyle demek de müste-
habdır: 4
Allahümme lekel hamdü küllühü ve lekel kemâlü küllühü velekel celâlü küllühü veleket takdisü küllühü. Allahümmağfir lî cemîa mâ esleftühü va’sımnî fimâ bekıye, verzüknî amelen saalihan terzaa bihi annî ya zel fazlil azıym. Allahümme innî esteşfiu ileyke bihavâssı ıbadike ve etevesselü bike ileyke, es’elüke en terzükanî cevâmi’al hayri küllihi ve en temünne aleyye bimâ menente bihi alâ evliyâike ve en tüsliha halî fil ahırati veddünyâ ya erhamerrâhımıyn.
“(Allahım! Bütün hamdler sanadır, bütün kemal (olgunluk) 1er sanadır, bütün celal (azamet) ler sanadır, bütün takdis (kutsallık) 1er sanadır. Allahım! Geride bıraktığım bütün günahlarımı affet, bundan sonra beni günah işlemekten koru ve o vesile ile bana, benden razı olacağın bir salih amel nasib et ey büyük fazl sahibi! Allahım! Senden istemekte has kullarını şefaatçi ve seni aracı yapıyorum. Senden, bütün hayırların en şümullülerini bana rızık etmeni ve dostlarına yaptığın şeyle bana iyilik etmeni, âhirette ve dünyada halimi ıslah etmeni istiyorum ey merhametlilerin en merhametlisi!]”