Nikâh Duası Arapça : BismillâhirRahmânirRahîm.
Allâhümme ellif beynehumâ kemâ ellefte beyne ebînâ Âdeme ve ümminâ Havvâe aleyhimesselâm bil yümni vel yüsrâ, ve kemâ ellefte beyne nebiyyinâ Muhammedin aleyhisselâm ve beyne ümminâ Aişete ve Hadîcetel Kübrâ.
Allâhümme, elkı beynehümâ meveddeten kemâ elkeytehâ beyne Aliyyin radıyallâhu anhü ve Fâtımetez Zehrâ, ve kemâ elkeytehâ beyne bintey Muhammedin aleyhisselâmü ve Usmâne Zinnûreyni kel ğurretil ğarrâi. Allâhummec’al beynel helâleyni halâveten kemâ caal- tehâ beyne Mûsâ ve Safûrâe, vec’alhümâ sârreyni bi hürmeti ümminâ Hâcere, inneke künte ğaffâran, verhamhumâ bi hürmeti ümminâ Rahîmeten imreeti Eyyûbe, innehu kâne safiyyen ve sebûrâ.
Allâhümme yessir emrehumâ ve kessir umrehumâ, verzukhumâ rızken yâ hayrerrâzikîne, ve kerrim halkehumâ, ve hassin hulükehumâ vehlüf lehumâ halefen hayren yâ ahsenel hâlikîn.
Allâhummerzukhumâ evlâden ahyâren, velâ tec’alhüm eşkıyâye eşrâren, vec’alhüm şufeâe livâlideyhimâ, sığâren ve kibâren ve ebrâren.
Allâhummestürnâ, bi setrikel cemîli binnikâhi anisseffâhi yâ Seffûhu, yâ Settâru, velâ tekşif sirrehumâ vağfir şerrehumâ yâ Gafûru yâ Gaffâru.
Allâhümme kessir ümmete Muhammedin ve yessir ümmete Mu- hammed, bi hürmeti nebiyyike Muhammedin sallallâhu aleyhi ve alâ âlihi ve sahbihi ecmaîn, ve selâmün alel mürselîn, vel hamdülillâhi Rabbil âlemîn.
Nikâh Duası Türkçe Anlamı Manası : “Rahman ve Rahim (Esirgeyici ve Bağışlayıcı) olan Allah’ın adıyla.”
“Allah’ım^ babamız Hz. Âdem ve annemiz Hz. Havva’nın arasında ülfet (yakınlık, alışkanlık) verdiğin ve yarattığın gibi, bu gençlerin arasına da öylece ülfet ve muhabbet nasip et, kolaylık ve bolluk ihsan et.”
“Hz. Muhammed Mustafa ile aileleri Hz. Hatice ve Hz. Ayşe’nin arasında yarattığın sevgi ve muhabbet gibi, bunların arasında da öyle-ce sevgi ve muhabbet nasip eyle.”
“Allah’ım, şu gençler arasında öyle bir sevgi yarat ki, Hz. Ali ile Hz. Fatıma Anamızın arasında yarattığın muhabbet gibi olsun.”
“Allah’ım, aralarında öyle bir sevgi yarat ki, Resülullah’ın Kızı ile Damadı Hz. Osman’ın arasındaki sevgi gibi olsun. Pırıl pırıl parlayan harikalar olsunlar.”
“Bu gençleri mesut kıl. Hz. İbrahim ile Hz. Hacer Anamızı mesut kıldığın gibi. Çünkü Sen, affedici ve bağışlayıcısın. Ve yine bu gençlere Hz. Rahime anamız hürmeti için merhamet buyur, Eyyüb Aleyhisselam’ın hanımına ve kendisine merhamet buyurduğun gibi. Çünkü Eyyüb, hem sabreden ve hem de üzülen bir kimse idi.”
“Allah’ım, bunların işlerini kolay kıl, ömürlerini bol eyle, rızıklarını çoğalt. Çünkü Sen, rızık verenlerin en hayırlısısın. Yaratılışlarını güzel kıl, ahlaklarını iyi eyle. Kendilerinden hayırlı nesiller meydana getir. Çünkü Sen, yaratıcıların en hayırlısısın.”
“Allah’ım, şu kadına ve erkeğe hayırlı evlat nasip et, onlara kötü evlat verme. Evlatlarını kıyamet gününde ana ve babalarına şefaatçi kıl. Küçüklük ve büyüklük zamanlarında ana ve babalarına iyilik yap-malarını nasip eyle.”
“Allah’ım, iyilik perdesiyle bizi perdele, nikâhla bizi sefahatten ve çeşitli günahlardan koru. Çünkü Sen, günahları örtücüsün. Şunların sırlarını meydana çıkarma. Günahlarını bağışla. Sen affedicisin, ey çokça affeden Allah.”
“Allah’ım, Ümmet-i Muhammed’i çoğalt ve işlerini kolaylaştır; resulün Hz. Muhammed (s.a.v.) ve Onun ailesi ve ashabı hürmetine. Bütün peygamberlere selam ve Âlemlerin Rabbi Allah’a hamd olsun.” Nikâh cemiyetlerinde okunacak olan bu dua, cidden çok şümullü ve çok mübarek bir duadır. Bu duadan o mecliste bulunan cemaat manen faydalanacaktır. Hem dua edenlere, hem âmin diyenlere Allah’ın rahmeti kavuşacaktır. Peygamberimiz bir hadis-i şeriflerinde: “Ümmetimin en şereflisi, nikâhını hafif yapandır. ” buyurdu. Nikâh ne kadar tantanasız, düzgün ve sağlam olursa, o kadar hayrı ve bereketi olur. Bütün peygamberler, veliler ve iyiler nikâhı sükût ve tantanasız akdetmişler, derinlere kaçmamışlardır. Nikâh bir sırdır, Allah ile kulları arasında bir manevi husustur. Karı-koca arasında bir bağdır. Nikâhlı olan bir insanın küfür söylemesine, dine imana sövmesine dinimizin asla müsaadesi yoktur. Onun için Müslümanlıkta sık sık nikâh tazele¬me işlemi yapılır ve yeniden nikâh tazelenmiş olur.
Hz. Peygamberimiz hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır: “Nikâhlanınız (evleniniz), çoğalınız. Çünkü ben sizin kıyamette çokluğunuzla iftihar ederim.” (et-Terğib vet-Terhib, c. 2, s. 116)
“Benim yaratılışımı seven, benim sünnetime bağlansın, sünnetimin birisi de nikâhtır. ” (Sünen-i İbn-i Mace)
“Sizin en kötüleriniz bekârlarımızdır. ” (Sünen-i İbn-i Mace)
Hz. Enes (r.a.) anlatıyor: Üç kişi ayrı ayrı şu amelleri yapmak üzere karar vermişlerdi: Birisi sabahlara kadar ibadet, İkincisi her gün oruç, üçüncüsü de karısından ayrılarak bir daha evlenmemek. Bunu sezen Peygamberimiz onlara şöyle buyurdu: “Benim Allah’tan korkum sizden fazladır. Fakat ben geceleri ibadet için kalktığım gibi, uyudu-ğum da oluyor, gündüzleri bazen oruç tutarım, bazen yerim, evlendim ve evlenirim. Benim yolumdan başka yol tutanlar benden değillerdir. ” Evlenmek yalnız nefsanî hisleri tatmin etmek değildir. Belki bir hayat arkadaşı seçip onunla beraber Hakk’a yaklaşmak ve nesil yetiştirmektir.
Hadis-i şerifte: “Dünyanın tümü eşyadır (metadır), o eşyanın en hayırlısı Saliha (iyi) kadındır.” buyrulmuştur.
Diğer bir hadiste: “Kişi evlenince dininin yarısını korur, diğer yarısı için de Allah’tan korksun.” buyrulmuştur.
Evli insan, bekârdan daha fazla kendisini haramlardan uzaklaştırır. Onun için evlenmek ve hayırlı nesil yetiştirmek dini bir vazifedir. Resûllah’ın tavsiyesi de bu merkezdedir.