muhtelif makinaların yapılışı hakkında beş şekil bulunmaktadır. Eseri meydana getiren bütün şekilleri bizzat çizmiş, renklendirmiş ve yaldızlamıştır. Eseri incelendiğinde, yaptığı makinalar, kendi kendine öten tavus kuşları, otomatik saatler, robot filler, ele su döken robot insanlar, Cezerî’nin
ne büyük bir su mühendisi olduğunu ortaya koymaktadır. Eserin, müellifin hııliı
ile olan nüshası elde (İn ğildir. Ancak beşi meni leketimizde bulunmnk üzere dünyâda bilinen on beş nüshası vardıı Memleketimizde bulu nanlardan dördü Topkjı pı, bir tanesi de Süley si’ndedir. Arapça yazılaneser, Ahmed el-Hasen ta rafından çeşitli yazmaları ile karşılaştırılarak, ya yınlandı. Cezerî’nin saatleri çalıştırma sistemi, genelde aynı mil üzerindeki bir gösterge ile üstünden, ucuna ağırlık asılı bir kayış geçen kasnak biçiminde idi. Ağırlığın düşüş hızı, yüzen bir cisimle kontrol edilmektedir. Yüzen cisim, kayışın öbür ucuna bağlanmakta ve içinde bulunduğu kap, ağır ağır boşaltılmaktadır. Bâzı zamânlarda, devrilebilen bir kova otomatik olarak dolmakta ve devrilince bir mandalı bunlar gözükmektedir.
Bunun gibi segmant dişlileri de, ilk defa
açıkça Cezerî’nin eserlerinde görülmektedir. Batıda ise bunlar, Giovanni Dondi’nin 1364 senesinde bitirdiği astronomik saat ile 1501 senesinde büyük fen mühendisi Francescio Giorgio’nun eserlerinde ortaya çıkmış ve genel Avrupa dizayn literatürüne girmiştir” demekte ve bir çok tertibatın Leonardo ve diğerlerinden çok önce Cezerî tarafından yapıldığı açıklamaktadır. Cezerî, kitabında on değişik saatin nasıl yapıldığını anlatmaktadır. Bunlardan birisi tavuskuşu saatidir. Saatin cephesi 420 cm. yüksekliğindedir ve üç diş içerisinde anne, baba ve yavru tavuskuşları vardır. Her yarım saatte bir, sabit seviyeli bir kaptan akan su, eksantrik yataklanmış kayık şeklindeki kaba dolmakta, kab dolunca, devrilmekte, akan su bir çarkı döndün
rek alttaki tavuskuşıı • U dönmekte, yavrular kovga etmekte, üstteki muta
tavuskuşu ise 180° yml dönerek eski yerine g*tl mekte, kap tekrar dolmn ya başlayınca kabın içcııl sindeki şamandra yük;m lerek, anne tavuskuşıınıı
yavaş yavaş döndüreni gagası ile dakikaları gön termesini sağlamaktadıı Bu olay her yarım saatin bir tekrarlanmakta vo cephedeki on deliğin yan sı açılarak yarım saatin geçtiği gösterilmektedir. Bu saat 1/2 ölçeğinde İstanbul Teknik Üniversitesinde yapılmış ve çalıştırılmıştır. Cezeri’nin kitapta anlattığı metal döküm tekniğine ait bilgiler ileri bir mühendislik seviyesini ifade etmektedir. Cezerî’nin bahis konusu ettiği
aletler yer çekimi kuvveti ile çalışır ve bu kuvvet, düşürülen bir ağırlık, boşalan bir kaptaki şaman