Çocuğun davranışlarını yalnızca ailesi, çevresi ve kendisine öğretilenler değil, biyolojik-genetik yapısı da etkiler. fakat birçok anne baba çocukları ile ilişkilerini düzenlerken onlara, biyolojik-genetik yapılarını hayret verici bir şekilde umursamadan davranabilmektedir. Çocuklarının kendi kopyaları olduğunu düşünen anne babaların bu düşünceleri çok üzücü sonuçlara yol açar. Çünkü özgün birer kişilik olan çocuklar bu kişiliklerine uygun özgün bir yönlendirmeye ihtiyaç duyarlar. Bu özgünlük gözetilmediğinde yönlendirme gütmeye dönüşür. Bu da kendisi ile kavgalı, mutsuz insanlar yetiştirilmesinden başka bir sonuç vermez.Şüphesiz çocuklar biyolojik-genetik yapılarında anne babalarına ait özellikleri de taşırlar.
Ama anne babaya ait bu özellikler çocuğu anne babanın kopyası olmaktan daha da uzaklaştım . Çocuklarınız hiç tanımadığınız atalarınızdan da bazı özellikler taşımaktadır ve onlar bütünü ile sizden ayrı, kendilerine özgü, bambaşka varlıklardır. Çocuğun bazı davranışları göz rengi
kadar kendisine aittir. Zaten bu benzersizliğe yönelmeyen okul ve aile eğitiminin üstün başarı şansı yoktur. Eğitim, benzer insanları çoğaltmak için değil, insanın kendisi olabilmesi için yapıldığında seçkin bir anlam ifade eder.