Çocuğa güzel duygu, düşünce ve davranışların kazandırılmasında en büyük engellerden biri ailenin davranış kalitesinin yüksek olmamasıdır. Ailenin davranış kalitesini düşüren yanlışlıkların başında başkalarının arkasından konuşmak gelir. Bu öyle büyük bir belâdır ki, çocuğun kendisine sunulan ahlâk sistemine karşı bağlarını zayıflatır, çocuğun kendisine, ailesine ve diğer insanlara karşı güvenini kaybetmesine sebep
olur. Başkalarının arkasından konuşmak çok küçük düşürücü bir zayıflıktır. Çocuk bu zayıflığı temsil eden kişilerin ahlâkî teşvik ve telkinlerinden
derin bir şekilde etkilenmez. Çünkü başkalarının arkasından konuşan, insanları çekiştiren, onları daima eksiklikleri ve yanlışlıkları ile anan
bir anne baba, bütün insanlık parıltısını kaybeder. Halbuki bir anne baba çocuğunun sağlam bir ahlâk ve yüksek karakter kazanmasını istiyorsa
onun karşısında hep parıldamalıdır. Aile ortamını karartan büyük hataların ortak noktası, bunların insanın varlığına yönelmiş olmasıdır.
Kin, nefret, haset, kıskançlık, kibir, yalan, ayıpların araştırılması ve çekiştirme gibi büyük ruh lekeleri, insana yönelik zararları sebebiyle aile ortamına kapkara çöker. Çocuk sizin bütün bir iletişim sürecinize refakat edemez, evin dışındaki bir hatanız belki gizli kalır ama bu kötü duygular evin içinde dolaşıp dururlar. İnsan bu duyguları gözünde, nefesinde taşır. Çocuklarımıza sunduğumuz ahlâkta zaaf göstererek onların bu ahlâka karşı güvenlerini sarstığımızda onlar artık her yabancı propagandaya açık hale geleceklerdir. Samimiyet ve büyük bir arzu ile çocuklarının yüksek ahlâk ve karakter sahibi olmasını isteyen anne babalar, türlü sıkıntılarla kurabildikleri o temiz sofralara ölmüş kardeşlerinin etlerini koymamalıdırlar. Çocuklardan kendimizin çiğnediği kurallara uymalannı istediğimizde onlar belki korku ile bunu kabullenmiş görüneceklerdir. Ama o kuralların onlarda gerçekten yer etmesi, o kuralların ruhunun onların içine işlemesi ile mümkün olabilir. insan, vicdanı ile bir şeyi kabul etsin yeter ki, bugün olmasa da yarın ona mutlaka uyar.