Hz. Yusuf zindan arkadaşlarının rüyalarını yorumladıktan sonra, bir ara kurtulacağını tahmin ettiği kişiye:
Beni efendine an!” diye bir hatırlatmada bulunur.
Oysa o kişi sarayın atmosferinde Yusuf ‘un söylediklerini unutur ve aradan uzun bir zaman geçer. Bu süre içerisinde hükümdar bir rüya görür. Saray ileri gelenlerinden, kâhinlerinden bu rüyanın yorumlanmasını buyurur.
Ben rüyamda, yedi semiz ineği, yedi zayıf ineğin yediğini, yedi yeşil başak ve bir o kadar da kurumuş başak gördüm. Ey kahinler! Eğer yorumlamasını biliyorsanız rüyamı tabir ediniz.”
Fakat saray ileri gelenleri ve kahinler hükümdarın rüyasını yorumlayamazlar.
Biz böyle rüyaların yorumunu bilmeyiz!” yanıtını verirler.
Hükümdarın rüyasını yorumlayacak kimse bulunamayınca Hz.Yusuf’un zindan arkadaşı bir zamanlar rüyasını yorumlamış olan Yusufu hatırlar, hükümdara Yusuf’dan söz eder. Zindan arkadaşı, hükümdarın buyruğuyla zindana gelerek hükümdarın rüyasını anlatır ve ondan yorumlamasını ister.
Yusuf hükümdarın rüyasını dinledikten sonra yorumunu yapar.
Devamlı yedi sene ekin ekip, biçtiğiniz ekinin yediğinizden artanını başağında bırakın.
Sonra bunun ardından yedi kurak yıl gelir, bütün biriktirdiğinizi yer, yalnız az miktar saklarsınız. Sonra halkın yağmur göreceği bereketli yedi yıl gelir. ” O zaman da üzüm ve zeytin gibi meyveleri sıkıp, süt veren hayvanlan sağarsınız.”
Hz. Yusuf’un yorumladığı bu rüyanın da aynen gerçekleştiğini Kur’an-ı Kerim’de görürüz.