Disiplin, çocuğa sunulan gelişme ortamını bozacak etkilerin denetlenmesidir. Çocuğun kısıtlanması da bu etkilerin denetlenmesi içinde görüşülebilir
bir sonuçtur. Çocuk, kendisine su nulan gelişme ortamına tam intibak ettiğinde onun “disiplinli” olduğundan söz edilebilir.
Anne babanın çocuğun özelliklerini ve isteklerini hiç dikkate almadan oluşturdukları gelişme ortamının içinden çocuğun sık sık taşarak kendine doğru kaçması şüphesiz bir disiplin problemi değildir. Bir düzenden mahrum kısıtlamalar da disiplin olarak görülemez. Evden dışarı çıkmama uyarısı yapılan çocuğun evdeki zamanı ve ona ait ev ortamı planlanmış ve düzenlenmiş olmalıdır. Evde ne yapacağını bilmeyen veya
ona yapılacak bir iş sunulmayan çocuk için evden çıkmama bir disiplin kuralı değil, kuru bir yasaklamadır. Dolayısı ile kuralların kendisi bir düzen değildir, düzen kurallarla korunur. Disiplin problemi olarak görülen olayların çoğu bir düzene ait olmayan, kendisi bir düzen olarak dayatılan kurallara çocuğun direnmesinden ibarettir. Düzenden mahrum kurallar, dört duvarı kılmış bir evin kapısındaki kilide benzemektedir. Çocuk en az bir yönüyle kendisine sunulan düzen içinde yer almalı, o düzen içindeki yerini onaylamalıdır. En iyi düzen çocuğun bütün kuvvet ve özelliklerinden meydana gelen varlığı ile o varlığa sunulan şartların ahenkli bir bütün oluşturması ile elde edilir. Şimdi artık bu ahengi bozacak her şey bir disiplin problemidir.